Emine Isınsu'nun Eserleri



A. ŞİİRLERİ

1.İki Nokta


   Bu eser, yazarın ilk eseridir. Onun “İnsanlar” adını taşıyan ilk şiiri de bu kitabında yer alır. 1956 yılında yayımlanmıştır.“İlk şiir kitabım olan “İki Nokta”yı okulum Ankara Koleji’ne ve onun kurucusu Sayın Mümtaz Turhan’a ithaf ediyorum” cümlesiyle başlayan eserde, kırk dokuz sür yer almaktadır.

   Henüz on yedi yaşında olan şairin, gençlik psikolojisi, heyecanları, bir anlık duyguları şiirlerin muhtevasını oluşturur. Ancak, makina ve paraya esir olan insanın durumu (XX. Asır), köy kızlarının hayallerini, arzularını yansıtan dünya, mahsulle gelen mutluluklar zinciri (Köyde Arzu), çocuk romantizmi ve çocuğun dünyası (Evcilik, Rüzgâr 0 Buv), istek ve ihtirasların pençesinde kaybolan çocukluk, safiyet (Dua); romantizm içinde islenen sosyal problemler olarak gösterilebilmiştir.
Şiirlerin dili sade, kolay anlaşılır olup; serbest vezinde kaleme alınmışlardır. Sonraları, “şiirlerimde şiir bulamadım” diyecek ve şiir yazmaktan vazgeçecektir.


B.  TİYATROLARI

1.Bir Yürek Satıldı

   T.R.T. radyofonik oyun yarışmasında 2600 eser arasından birinci seçilen Bir Yürek Satıldı (1966), içinde çok sahne var bahanesiyle Devlet Tiyatrosu tarafından reddedilir. T.R.T daha sonra bu eseri filme alır ve televizyonda oynatılır. Eser büyük ilgi görmesine rağmen bir daha gösterime girmez.
Oyunda rol alan diğer insanlar; mezatçı, koleksiyoncu, halktan insanlar, toplumdaki çürümenin değişik cephelerini sergilemekte görev üstlenirler. Oyun iki perde, on iki tablodan oluşur. Durgun bir yapı gözlenir. İnsanlarımızın, yabancı ideolojilerin tuzaklarına nasıl düştükleri, çaresizlikleri anlatılmıştır.

2.Bir Milyon İğne

   Oyun, iki perde, on iki tablodan oluşur, Durgun bir yapı gözlenir. İnsanlarımızın yabancı ideolojilerin tuzaklarına nasıl düştükleri ve çaresizliklerini anlatan eser, 1967 yılında yazılmıştır.

                                             

3. Ne Mutlu Türküm Diyene

   Üç perde ve on sahneden meydana gelen eser, ilk ve ortaokul öğrencileri için yazılmıştır (1969).
Mete, Atillâ, Dede Korkut, Bilge Kağan, Kutlug Bilge, Alparslan, Romanos Diogenes gibi tarihi şahsiyetler etrafında, öğrencilere milli duyguların verilmesi hedeflenir. Türk olmanın gururu, on altı Türk Devleti’nin önemli tarihi durakları ışığında islenirken; olaylar, Zeynep adındaki küçük kızın on altı Türk Devletiyle ilgili ödevi ve rüyasında gördükleriyle gelişir.

4.Adsız Kahramanlar

   Yirmi dokuz radyofonik skeçten oluşan Adsız Kahramanlar adlı eser. Ziraat Bankası için kaleme alınmış ve Ankara Radyosunda oynanmıştır (1975).

   Çocuklara milli şuur, tarih şuuru verme fikrinden hareket edilerek yazılan oyunların her biri, Türk Tarihi’nin çoğu unutulmuş, işaret taşı olarak adlandırılabilecek çapta önemli olaylarını anlatır.
Kürşat ve arkadaşlarının Çin sarayını basması, Budin Savunması, devleti ve milleti için ölümü göze alarak casusluk yapan Türk genci Selim, Tınaztepe’nin Kurtuluşu, Sarı Zeybek’in kahramanlıkları, Burak Reis’in kahramanlıkları, Yıldırım Kemal’in cesareti vb. olaylar canlı bir üslupla ortaya koymuştur.

C. HÎKAYELERİ

1. Bir Gece Yıldızlarla


   Çoğu değişik dergilerde de yayınlanan yirmi kısa hikâye ile yazarın, şeyhi Haşan Burkay Hoca’ya; sevgi, saygı, hayranlık ve bağlılığını ifâde eden “Selâm” adlı on dört mensûre: hikâyelerden biri olan “Bir Gece Yıldızlarla” başlığı altında toplanmıştır (1991).

   Eser, üç bölümden meydana gelmektedir, ilk bölümde on dört hikâye yer alırken; “Gönül Masalları” adlı ikinci bölümde, İslâm tarihi ve Türk İslâm efsânelerinden altı tanesi akıcı bir dille hikâyeleştirilmistir. Üçüncü bölüm ise “Selâm” başlığını taşır ve Haşan Burkay Hoca’ya duyulan hayranlığı ve bağlılığı işleyen mensurelerden oluşur.

   İlk bölümdeki hikâyeler birkaç hikâye dışında (Portakalcı ismet Bey gibi) olay, zaman, mekan dikkate alınmadan yazılmış, duygu tezahürlerinden ibarettir.


D. ROMANLARI


1. Küçük Dünya

   Emine Işınsu’nun ilk romanıdır. Turizm ve Tanıtma Bakanlığı’nın açtığı turistik roman yarışmasında sanat armağanı kazanır. Duyuruda belirtilen, kazanan eserin İngilizce’ye, Fransızca’ya çevrileceği vaadine bakanlık uymaz, sadece para ödülü verilir.

   İlk romanı olmanın bütün zorluklarını yaşayan yazar; eserini, öz çocuğu gibi göğsüne yaslayıp günlerce dolaşır; onunla konuşur. Sonunda, Yeni İstanbul gazetesinde tefrika edilir. 1966’da da Yağmur Yayınevi tarafından ilk baskısı yapılan eser daha sonra değişik tarihlerde yeniden basılmıştır. (1974, 1976, 1978, 1984, 1989, 1991) .

   Ferdi bunalımların ve sanat endişesinin ön planda olduğu romanda; gelenekler, ailevî problemler, kadere imanla iç içe işlenir.

2. Azap Toprakları

   Yazarın 1969’dan itibaren defalarca basılan (1971, 1973, 1974,  1976, 1977, 1978, 1978, 1979, 1980, 1984, 1989, 1990) ve Türk okuyucusunun büyük ilgisine mazhar olan bu eseri, Batı Trakya’da yaşayan soydaşlarımızın Yunan zulmü altında çektiği ıstırapların anlatıldığı bir romandır; yüzlerce belge taranarak ve olayları bizzat yaşamış insanların anlattığı gerçekler ışığında yazılmıştır.

   Azap Toprakları ile Türk Edebiyatında o zamana kadar ele alınmamış bir konu olan “Dış Türkler” meselesine temas edilmesi; okuyucunun dikkatini, “Mîsâk-ı Millî” sınırları dışında kalan soydaşlarımıza çevirmiş, böylece Türkiye’nin sınırları dışında da bir Türk dünyasının varlığı geniş ölçüde aydınlarımızın gündeminde yer almağa başlamıştır.




3. Ak Topraklar


   Dede Korkut diliyle ve şiirsel bir üslupla kaleme alınan Ak Topraklar, Türk Edebiyatı Vakfı’nın, Malazgirt Zaferi’nin 900. yıldönümü münasebetiyle açtığı bir yarışma için yazılmıştır (1971, 1973, 1974, 1976, 1978, 1990).

  Büyük Se1çuklular’ın Tuğrul ve Çağrı Beyler zamanından başlayarak; Alpaslan Gazi’nin Malazgirt’te kazandığı zaferle Anadolu kapılarını Türklere açmasına kadar yaşanan olaylar, tarihî şahsiyetlerin hayatlarıyla da birleştirilerek anlatılır ve okuyucuya tarih şuuru ve millî şuur verilmesi hedeflenmiştir.





4.Tutsak

Tükenen bir evlilikle, hızla sona yaklaşan bir iktidarın gerip benzerlikleri çerçevesinde gelişen olaylar, Kerkük Türkleri’nin yaşadığı trajediyi de içine alacak şekilde nakledilmiştir.
Yazarın hiçbir şekline tahammül edemediği “tutsaklık” romanda hem fert, hem de millet planında gözler önüne serilir (1975, 1976, 1977, 1977, 1978, 1979).

   “Sol” yazarların eserlerinde açıkça yaptıkları ideolojik propagandaya bir tepki, bir nisbet olarak yazılan Tutsak, daha sonraları içinde fazlaca siyaset olması sebebiyle yazar tarafından basılmasına izin verilmez.

5.Sancı


   Emine Işınsu’nun büyük yankı uyandıran romanlarından birisi de Sancı’dır. 1975 yılında başlamak üzere defalarca basılmış olan bu roman (1975, 1976, 1977, 1977, 1978, 1978, 1978, 1978, 1979, 1980, 1989, 1991); milliyetçi kesimde en çok okunan romanlardan birisidir. 1970-1971 yıllarında meydana gelen ideolojik mücadelenin, anarşiye varan olaylar zincirinin bir hikâyesidir.

   Yazar, Zile’ye gider; Dursun’un anne-babası, kız kardeşleri, arkadaşları, üniversitedeki arkadaşları ve onu tanıyanlarla konuşur. Geniş, derinlemesine araştırmalar sonucu romanı kaleme alır. Milliyetçi bir taban oluşmasında Sancı’nın rolü büyüktür.

   Türk milliyetçiliği ile komünist ideolojinin kıyasıya mücadelesi sergilenirken; Türk aydınının çıkarcı, nemelazımcı tavrı da gözler önüne serilir.

6.Çiçekler Büyür


   Dış Türkler konusunun işlendiği üçüncü romandır. Bulgaristan’da yasayan soydaşlarımızın esareti, yine belgeler ışığında roman1aştırı1mıştır.

   1984-85 yıllarında yaşanan Bulgaristan’dan göçün, yıllar öncesinden habercisi gibidir.
Zengin iç konuşma ve diyaloglar, süre yakın, akıcı bir anlatım, yaşanan hareketli hayatı aksettirir mahiyettedir, ilk baskısının yapıldığı 1979’dan sonra da yeni baskılarını görürüz (1979, 1980, 1981, 1984, 1989, 1991).








7.Canbaz


   Sendika romanı yazma fikrinden doğan bir eseridir (1982, 1987, 1989, 1992). İşçi-işveren-sendikacı üçgeninde gelişen olaylar, ideolojik mücadelelerle de ilişkiler kurularak verilir.

   Köyden şehre göç, gecekondulardan apartmanlara uzanan zıt mekânlar içinde yükselen kin ve nefret; sendika, basın gibi kuruluşların perde arkası, şahıs planında derinleşen psikolojik tahlillerle anlatılmıştır.










8.Kaf Dağının Ardında



   Yazarın, Suudi Arabistan’da bulunduğu yıllarda kaleme aldığı bu romanda, ülkeyi 12 Eylül 1980’e getiren olaylar; genç bir yazarın, aile ve arkadaş çevresi ile yazma mücadeleci çerçevesinde nakledilir. Sürekli arayış içinde olan kahramanının, tasavvufun eşiğine kadar ulaşan çabası, manevî bunalan insanlara karsı önemli mesajlarla yüklüdür (1988, 1990).

   Eser, yazarın huzursuz, mutsuz, mânen kuruduğu bir dönemin mahsulüdür.








9.Atlıkarınca 


   T.R.T. için yazılmış bir senaryodur. Filme alınır; yazara parası da ödenir, ama oynatılmaz. T.R.T’nin bu tutumuna sinirlenen yazar; eseri süratle ve kızgınlıkla romanlaştırır (1990).

   Psikolojik tahliller başta olmak üzere. Emine Işınsu romanlarında görülen pek çok özellik, eserde kuru kalır.

   İçlerinde yasadığı, çok yakından tanıma fırsatı bulduğu üniversite muhitine mensup insanların çıkar kavgaları, zaafları, kıskançlıkları, dünyaya ve olaylara bakışları incelenir.








10. Cumhuriyet Türküsü 


   Yazarın şimdilik son romanıdır. 1993 yılında kaleme alınmıştır. Millî Mücadele heyecanını anlatan bir romandır. Uzun bir hazırlık, bilgi toplama, çalışma ürünü olarak ortaya çıkmıştır.

   İstanbul’un işgalinden sonra yaşanan zilletli yıllardan. Büyük Taarruz’a kadar geçen olaylar, tarihî gerçekler ışığın hikâye edilmiştir.

   Millî Mücadele’nin dayandığı maddî ve manevî temellerin birlikte işlendiği, göze çarpan bir başka özelliktir.

   Eserde yer alan şahısların kullandıkları dil, biraz ağırca olsa da bunun, devrin dil özelliklerini verme kaygısının kaynaklandığı açıktır.




E. DENEMELER

1.Dost Diye Diye

   Yazarın son eserlerine doğru artan, manevî konulara verilen ağırlık, tasavvufa olan ilgi ve bağlılık Dost Diye Diye’de açıkça bellidir.

   Bazı kavramların, âyet ve “dost”un sözleri ışığında işlenildiği mensûrelerden meydana gelmiştir. Sevgi, birlik, fedâkârlık, şüphelerden uzak olmak, şükür, sabır, doğruluk, kin ve nefretten kaçınmak, merhamet bu kavramlardan bazılarıdır. İyilik, doğruluk, çalışmak, bilgi ve sevgi ise maddî ve manevî yükselişte beş altın basamak olarak gösterilir (1995).

Diğer Eserleri

Romanlar
  • Küçük Dünya (1966)
  • Azap Toprakları (1970)
  • Ak Topraklar (1971)
  • Tutsak (1973)
  • Sancı (1974)
  • Çiçekler Büyür (1978)
  • Canbaz (1982)
  • Kaf Dağı’nın Ardında (1988)
  • Alpaslan (1990)
  • Atlı Karınca (1990)
  • Un coeur aux encheres (1991)
  • Cumhuriyet Türküsü (1993)
  • Nisan Yağmuru (1997)
  • Havva (1999)
  • Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri (2002)
  • Bukağı (2004)
  • Hacı Bayram (2005)
  • Hacı Bektaş Veli (2008)
  • Bir Aile (2013)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dil Göstergesinin Özellikleri

Dil Bilim ve Dil Bilgisi